AKP’nin bu seçim afişlerinde ‘’tevazu’’dan söz ediliyor. Alçak gönüllü oldukları iddiasındalar…
Gösterişli bir salonun, gösterişli bir sahnesinde, gösterişli bir törenle AKP başkan adayları açıklandı. Sahnedeki panoda ‘’Tevazu, Samimiyet, Gayret ile’’ yazıyordu.
Bin korumayla gezenler, bir gün gariban sofrasına oturup ‘’tevazu’’ iddiasında bulunabiliyor. O sofrada boy boy fotoğraflar çektirip ‘’tevazu’’ pazarlıyor.
‘’Tevazu’’nun gösterisi olur mu, pazarlaması olur mu? Tevazu yarıştırılabilir mi?
”Ben ondan daha mütevazıyım” derseniz, bu tevazu mudur?
‘’Ben mütevazıyım’’ diyerek halktan oy istenebilir mi?
‘’Ben mütevazıyım’’ dediğiniz anda o tevazu değil, gösteriştir. ‘’Tevazu’’ adı verilmiş, tevazu postuna bürünmüş gösteriş…
Her şeyin en abartılısını kullanacaksın, saraylarda yaşayacaksın ‘’mütevazıyım’’ diyeceksin. Tevazu buysa, mütevazı olmasan daha ne yapacaktın?
Eleştirenlere ‘’ sen kimsin ya’’ diye çemkirmek tevazu mudur?
Siz hiç yönettiği insanların arasında, onlar gibi yaşayan Ecevit’in ‘’ben mütevazıyım’’ dediğini duydunuz mu?
Siz de haklısınız; halkım kendisine tepeden bakanları sever. ‘’Tepeden bakmak’’ güçlü olmakla eştir halkım için…
Güçlü olana itina ile biat edilir. Güçlü olanı eleştirmek, küfür hükmündedir.
***
AKP seçimlerde reklam dilini, renkleri, görüntüleri çok iyi kullanıyor. Konusunda dünyanın en iyisi firmalarla, uzmanlarla çalışıyor.
O firmalar her kelimenin etkisini tek tek araştırıyor.
Bu seçimde AKP’nin kullandığı slogan: ‘’Önce Millet, Önce Memleket.’’
Karşısında ‘’Millet İttifakı’’ varken ‘’Önce Millet’’ demek bir iletişim kazası mı? Yoksa aklımın ermediği bir bilinçaltı yönlendirmesi mi? Karar veremedim.
NAFİZ ŞAHİN
25 Kasım 2018, KIRKLARELİ