Geçmişi kim özlemez?
Ya gelecek kaygısı!
Hepimiz bir zamanlar
masal dünyasında yaşadık.
Çocuklar ninnileri bayılır.
Hayal dünyalarını genişletir.
Konumuz ninni değil.
Ben de size söylemeyeceğim.
Ninem bana hep söylerdi.
Ne hikayeler:
“Sen sonunla doğdun!
Şanslısın.”
Aslında kimse şanslı doğmaz.
Düşünelim 50-60 yıl öncesi
Ninemin dedemin hayatları.
Ne kadar farklı olduğunu
hayal bile edemeyiz.
Bugün olmadan yaşayamayacağımız
küçük şeyleri bir düşünelim.
Hayatımızdaki küçük ve
basit şeyler eski günlerde
hayal bile edilemezdi.
Bu gün geçmiş yaşama dair belleği
çocuklarıma söylüyorum,
bana söyledikleri:
“Baba sen taş devrinden mi geldin?”
Hep birlikte düşünelim:
-Cep veya sabit hatlı telefon yoktu.
Telefonlar kolluydu.
İzmir çık aradan lafları…
-Televizyon bir lükstü.
Komşuda belirli saatlerde seyirlik.
Aman televizyon ısınmasın deyip
çat kapanır.
-Radyo çocukluğumda lükstü.
Transistörlü radyo yok.
Koca koca piller.
Bir iki istasyon.
Tek eğlence aracı.
Türküler, şarkılar.
-Elektrik de yoktu.
Gelsin gaz ve lüks lambaları,
Sonradan jeneratörle elektrik
birkaç saatliğine.
-Evlerde musluk suyu yoktu.
Mahallenin ortak çeşmesi.
Testi ve güğümlerle eve su taşı.
Kadınların rutini ve eziyeti.
-Seyahat için otomobil
parmakla gösterilirdi.
Toplu taşıma yoktu.
Yollar da yoktu.
Tek tük bisiklet.
Çocukluk hayalimizdi.
Alamazdı babalarımız.
-Şehirler arası iletişim arkadaşlarla,
ailelerle anca kollu telefon,
posta veya telgrafla.
-Ne elektrikli ne de gazlı soba vardı.
Yemek pişirme, su ısıtma
ocakta odunla.
-Dışarı çıkma ve
dışarı çıkma kavramı
var mıydı?
Yoksa lüks müydü?
Anca misafirlik,
O da komşu müsaitse.
-Kıyafetler bayramlık seyranlıktı.
Kolay satın alınmazdı.
Yamalı giyilirdi.
YA ŞİMDİ
İnternet çağındayız.
Bu gün ihtiyaç olan
önemsemediğimiz küçük şeyler
geçmiş nesillerde oldukça lükstü.
2000’li yıllar heyecan verici
Sanal aleme adım atıldı.
İnternet her şeyi değiştirdi.
Akıllı telefonlar,
bilgisayarlar, TV’ler her yerde,patladı.
Bankacılık işlemleri sayısallaştı.
Kolaylaştı.
Y KUŞAĞI ŞANSI
Ancak 1990-2000 arası doğumlular
hem internetin olmadığı eski günleri yaşadı,
hem de internet çağında şimdi.
Ama internet çağına uyum zaman aldı.
Digital göçebelik hali.
İşler de değişti.
Yaşam standardı yükseldi.
Şimdikinin ihtiyaç listesi
geçmişte lüksün lüksüydü.
NİNEMDEN ÖĞRENDİKLERİM
Dijital çağın çocukları için
şimdi her şeyi daha kolay.
Geçmişte atalarımızın hayatları
mücadele ile geçti hep.
Gündelik hayat kaygısı.
Bu gün hepimizin karnı doyuyor çok şükür.
Hayattan memnuniyetsizlik de bir o kadar.
Temel mesele para biriktirememek.
Arzu ettiğimiz bir şeyi alamamak.
Ev ve arabaya para yetiştirememek…
Durum gerçekten umutsuz mu?
Evet, kendimizi bazen başkaları ile
karşılaştırdığımızda gerçekten kötü ve
umutsuz hissediyoruz.
Farkında değiliz hiçbirimiz.
Küresel bir dev fare yarışında olduğumuzun.
Hepimiz en öne geçmek istiyoruz.
Anlamsız bir yarışta koştuğunuzu
anladığınızda yaşlanmışsınızdır.
Hayatınızın son demlerindesinizdir.
Maalesef hayatımızın gerçeği budur.
Şu kısacık hayatta yarıştan çekilin.
Kendiniz ve yakınlarınız için
gerçekten önemli olan
anlamlı bir şeyler yapın.
Bir kere düşün!
Hayatımız çok kısa.
Ulaşılmamış bir hedef için
endişelenmeye değer mi?
İşler istediğiniz gibi gitmediğinde veya
hedeflerinize ulaşamadığınızda
cesaretiniz kırılmasın.
HAYAT MÜCADELESİ
Bir an için nineni, dedeni ve hatta
anne babanı düşün.
Günlük yemeğinizi tabağınıza koymak,
sizi eğitmek, ihtiyaçlarınızı karşılamak için
katlanmak zorunda kaldıkları mücadeleler…
Aslında şimdiki çocuklar ve
gençler çok şanslı nesil.
Geçmişe kıyasla işler gerçekten kolay.
Bu göreceli durum size güç ve
cesaret vermiyorsa başka ne istersin ki?
Elbette hayattaki hedeflere ulaşamamak
kötü bir şey.
Tamam kötü hisset etmesine de
bu son fırsat değil ki.
Kötümserliği bırak ve
bir sonraki hedefe odaklan.
İnan hayat, yapamayacağımız şeyler için
ağlamak için çok kısa.
Her başarısızlıktan veya
başarıdan sonra hayata devam etmek.
İhtiyatlı bir davranıştır.
Hayat bir yolculuktur çünkü.
Başarılı bir işten sonra da yola devam.
Tek bir başarıya ulaşmak,
Sür git ona yaslanmak
başarıyı anlamsızlaştırır.
“ANI YAŞA”
Hayatın anlamı nedir?
Sorunun tam bir cevabı yok.
Herkesin bir cevabı vardır elbet.
Ancak hayatın anlamı tam nedir bilen yok.
Günümüzde “anı yaşa” terimi
Hayatın anlamı belki de bu.
Hayatın sunduğu küçük şeylerden hoşlanmak.
Her sabah, uyandığınızda,
Tavşan kanı çayınızın yudumlayarak iç.
Aç pencereyi bir temiz hava al.
Yaşadığın için şükret.
Bazan moraller bozulur.
Bu sizi daha güçlü yapmanın başlangıcı olsun.
Her güne yeniden uyan.
Atalarımıza hayatın anlamı nedir sorulsaydı,
mücadelen vazgeçip hayata küsselerdi
belki de dün, bugün olmayacaktı.
YARIN, BU GÜNDÜR
Binlerce yıl önce atalarımız gruplaştılar,
birlikte avlandılar,
birlikte kent kurdular Çatalhöyük’te.
Ateşin etrafında şarkı söylediler,
dans ettiler.
Zorluklar içinde yaşadılar.
Yine de bugünü kurdular.
Bilgiyi korudular ve
yeni nesillere aktarmaya amaç edindiler.
Ateş, sönmeyen ateşe dönüştü.
Ateş bilgisi, daha mutlu ve
daha iyi bir yaşam sürebilmeleri için
nesilden nesile aktarıldı.
Tekerlek,çiftçilik, hayvancılık
ve avlanma teknikleri de öyle.
Binlerce yıl süren bilgi aktarım serüveni.
Bilgi kartopuna dönüştü.
Büyüdükçe büyüdü.
Ama gelecek henüz gelmemiş olan
en iyi şeylerle eşsiz bir evren olarak duruyor.
Daha da yükseleceğiz.
Bunu mümkün kılan
nesiller boyu aktarılan bilgi zinciri.
Bu gün daha hızlı, daha karmaşık ama
beyinlerin kapasitesi de genişledi.
Geçmişi ve atalarımızı hatırlayalım.
Atalarımıza şükranlarımızı sunalım.
Çünkü Atalarımızın amacı 'biz',
Bizim amacımız ise 'gelecek nesil'.
Dün bu gündür.
Bugün ise yarın ve daima…
Prof. Dr. Ramazan İnci / [email protected]
Tıbbi mikrobiyoloji ve Enf. Hast Uzmanı
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA), Anka Haber Ajansı (ANKA) tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.