Süfyan Kızılarslan / Ajans Bizim / Türkiye / ANKARA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Bugün Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığı tehlikededir. Faizciler ve dolarcılar Türkiye'de 83 milyon kişinin gelirine ipotek koymuş durumdadır'' dedi.
Kılıçdaroğlu, CHP Gençlik Kolları'nın Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ndeki kurultayında yaptığı konuşmada, iktidara geldiklerinde atama bekleyen öğretmenlerin sorununu büyük ölçüde çözeceklerini ve ilk bir haftada 138 bin öğretmen atamasını yapacaklarını, taşımalı eğitime de son vereceklerini, mülakat sınavını kaldıracaklarını söyledi.
Devletin görevlerinden birinin de sosyal adaleti sağlamak olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, çiftçilerin Tarım Kredi ile küçük işyerlerinin Esnaf Kefalet'e kredi faizi borçlarını sileceklerine kaydetti. Kılıçdaroğlu, "Sosyal devlet, güçsüzlerin yanında olan devlettir, güçlülerin değil. Şimdi sosyal devlet bitmiş. Varolan bir hükümet var beşli çetenin yanında, fakirin, fukaranın, esnafın, çiftçinin, işsizin yanında değil" dedi.
''Parayı nereden bulacaksınız'' diye sorulduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Emekliye iki maaş ikramiye dediğim zaman önce tepki gelmişti. 'Parayı nereden bulacaksınız' diye. Şimdi veriyorlar, demek ki para var. Bu bir siyasi tercihtir. Paranın nereye harcanacağı bir siyasi tercihtir. Bunu sakın unutmayın. Siyasi tercihi belirleyen bütçedir. Bütçede kimin için kaynak ayıracağınız orada yazar. Memurdan yana mı, emekten yana mı, alın terinden yana mı, beşli çeteden yana mı? Beşli çeteye ayrılan parayı gayet iyi biliyoruz. Yapılan yolsuzlukları da iyi biliyoruz. Bunların gideceğini de çok iyi biliyoruz. Az kaldı, gidecekler.''
''Kuvayı Milliye geleneğinden geliyorsak''
Kılıçdaroğlu, Suriye tezkeresine "hayır" demeleri konusunda şunları söyledi:
"Elbette isabetli yaptık, elbette doğrusunu yaptık. Bakın söylüyorum, gittiğiniz her yerde lütfen söyleyin. Eğer Kuvayı Milliye geleneğinden geliyorsak, eğer bu ülkede toprağa basmış olan yabancı asker postallarını bu ülkeden atmışsak ve bizler kendi ülkemize yabancı askerlerin gelmesini istemiyorsak, zaten tezkereye 'hayır' demek zorundayız. Biz Kuvayı Milliyeciyiz. Daha önce gelen tezkerelere 'evet' demiştik. Ne oldu? 'Evet' dedik de ne yaptılar? Beklentilerimizi karşıladılar mı?"
"Biz milliyetçiyiz, biz devrimciyiz, biz halkçıyız, bunları unutmayın" diyen Kılıçdaroğlu, "Kendi toprağımız için, kendi bayrağımız için yeri ve zamanı geldiğinde hayatımızı seve seve veririz. Hiç kimsenin endişesi olmasın. Kendi toprağını terk edip, kendi bayrağını indiren ve Süleyman Şah Türbesi'ni kaçıranları tarih affetmeyecektir, siz de affetmeyin. Söyleyin, her yerde söyleyin. Halkın iktidarında ilk bir hafta içinde Süleyman Şah Türbesi ve bayrağımız oraya gidecek ve göndere çekilecek. Bedeli ne olursa olsun" dedi.
''Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığı tehlikede''
Atatürk'ün ''Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir'' sözünü anımsatan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
'''Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir demek bayrağımın altında ülkemde özgürce yaşamak istiyorum, başka bir gücün egemenliğini kabul etmiyorum demektir. Bu siyasi bağımsızlıktır. Ama Gazi şu gerçeği de görmüştür. Eğer siz ekonomik bağımsızlığınızı korumak istiyorsanız savaş meydanlarında kazandığınız zaferi ekonomik zaferlerle taçlandıracaksınız. O zaman siyasi bağımsızlığınızı güvence altına alırsınız.
Bugün Türkiye'nin ekonomik bağımsızlığı tehlikededir. Faizciler ve dolarcılar Türkiye'de 83 milyon kişinin gelirine ipotek koymuş durumdadır. Ödediğiniz her kuruş vergi ya Londra'daki tefecilere veya beşli çeteye gidiyor. Esnafa, çiftçiye, emekliye, işçiye, memura giden yok. Nereye gidiyor bu paralar. Şunu da söyleyeceksiniz. Vergide de adaleti getireceğiz. Ödenen her kuruş verginin hesabını siyasi otoritenin bize vermesini sağlayacağız."
Kılıçdaroğlu, ödenen verginin nereye harcandığının yanıtının verilebildiği ülkelerde demokrasi olduğunu ifade ederek, ''Maliyetini bilmediğimiz geçtiğimiz yollardan, köprülerden dolar bazında, avro bazında ödediğimiz paralar, uçmadığımız havaalanlarına avro bazına ödenen paralar... Bunların tamamını devlete ait kurumlar haline dönüştüreceğiz. Yani devletleştireceğiz, avro ile dolarla para ödemeye son vereceğiz" dedi.
''Umutsuzluğu asla kabul etmiyorum''
Türkiye'nin çözülemeyecek hiçbir sorunu olmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, gençlere, ''Herhangi bir kesimin umutsuzluğu olabilir ama gençlerin umutsuz bir tablo sergilemesini asla kabul etmiyorum. Özellikle de Kuvayı Milliye geleneğinden gelen gençlerin umutsuzluğunu kabul etmiyorum'' diye seslendi.
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandırmanın ana hedefleri hedeflerinden birinin düşünce özgürlüğü olduğunu belirterek, ''Düşünce özgürlüğünün önündeki bütün engelleri kaldıracağız. Herkes düşüncesini özgürce ifade edecek. Bizim beğenmediğimiz düşüncelerin de özgürce ifade edilmesine ortam sağlayacağız" dedi.
Türkiye'de enflasyon sorunu olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "O yüzden de TÜİK'e talimat vermişler 'Enflasyonu düşük göstereceksiniz' diyorlar. Ama vatandaştan vergi deyince dört kat daha yüksek enflasyon rakamını açıklamaktan da utanmıyorlar, sıkılmıyorlar'' şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, iktidara geldiklerinde bir hafta içinde İstanbul Sözleşmesi'ni yürürlüğe koyacaklarını kaydetti.