Beğenmediği hakemler zirvede ya O ?

Beğenmez, günah keçisi yapar, alır medya ordusunu arkasına konuşur da konuşur, sonuç itibarıyla hakemlerimiz nerdeee, O’nun çalıştır(ama)dığı Milli Takımımız nerde.

80’lı yılların sonları.
Atatürk Stadı’ndaki Sporcu Kamp Eğitim Merkezi’nde bir seminer.
Eski ünlü, ünsüz futbolcular teknik adamlığa adım atıyor.
Ders alıyorlar.
Tıfıl gazeteci, muhabirim, ürkekim, tırsıyorum.
* * *
Mektepli kardeşim Volkan Bilal Çetin’le gittik.
Spor Müdürümüz Avni Erboy yolladı.
Gidip de özel habersiz dönülmez, yoksa canımıza okur.
Haberi kurtardık, sıra geldi özel habere.
Ara verildi, bakıyoruz, ürkek kelebek gibi.
Kurban arıyoruz.
* * *
Alpaslan Eratlı, Ali Kemal Denizci, Bora Öztürk’ü ayarladım, gözüme kestirdim.
Büyük bir efendilikle, mütevazilikle, ‘olur kardeşim’ dediler.
Dünyalar benim oldu.
O gazla Çilli Mehmet lakaplı Mehmet özgül de tamam dedi.
* * *
Doyamadım, Fatih Terim’e de seslendim, ‘Fatih abi şöyle gelir misin rica etsem röportaj yapsak’ dedim.
Baktı bilmiyorum artık geçmiş zaman.
Yukarıdaki isimleri beğenmedi mi, yoksa araları mı bozuk, bilemem.
Aynen kulaklarımdadır hala, ‘Yok gelemem işim var’ dedi.
Çay molasında ne işi olur ki, sadece çişi olabilir, onu da söyleyebilirdi.
Döndü sırtını gitti.
O günden beri hiç sevemedim, sevemeyeceğim de.
Bozulduğumu gören diğer büyüklerim ‘Sıkma canını genç’ derken, çok da güzel poz verdiler.
İyi iş çıkardık.
Sağ olsunlar.
Hatta Bora abim, makas bile almıştı.
Futbolcu var futbolcu var işte, yaş 20 filan.
* * *
Sevgili Bora Öztürk ve Mehmet Özgül büyüklerime Allah’tan rahmet dilerim, mekanları cennet olsun.
* * *
Futbolcuyken İzmirli hakem Hamza Alan’ın yüzüne tükürdü bir maçta.
Allem ettiler, kallem ettiler, araya birileri girdi.
Rapor yumuşatıldı, okkalı ceza almalıydı oysa, hatta kamu davası açılıp mahkemeye verilmeliydi.
Olmadı, burası Türkiye.
Son maçı oldu, futbolu bıraktı ama minimal ceza ile yırttı.
Oysa o rapor düzeltilmese, bırakın imparatorluğu top toplayıcı bile olamazdı.
* * *
Pişman olacağına yaptığına.
Daha tam tersi hakem düşmanı oldu, çıktı.
Başımıza.
* * *
Baştan mimledim ya.
Altından taç olsa başıma takmam.
Hocalığa başladı daha Bismillah ilk takımı bizim anlı şanlı Göztepe’miz.
Deneme tahtasına çevirdi.
Hüsran ki ne hüsran.
Kapıya kondu.
* * *
Hakemliğe başladım, işin içinde gördüm, yaşadım.
Başarısız olunca kılıf hazır, ‘Hakem yaktı bizi’, ‘O hakemliği bırakacak’, ‘Bizim maçımıza bir daha çıkamaz’ dedi.
Çoğu zamanda dinlediler, gereğini yaptılar.
Dediğini yaptırdı.
Bu kez taraftarının gözünde ‘ilah’ oldu.
* * *
Hakemlere sahip çıkacakları yerde.
Hakem tükürene sahip çıktılar.
* * *
Çoğu gencin hakemliğini de bitirdi.
* * *
Kendi kullandığı kelimeyle anlatırsam.
Sonuç itibariyle…
* * *
İmparator adı verilen muhterem büyüğümüzün çalıştırdığı Milli Takımımız Dünya Kupası’na gidemedi.
Avrupa Şampiyonası’na gideceği de 38 bilinmeyenli denklem.
* * *
Ancak yıllardır beğenmediği.
Yerden yere vurduğu.
Günah keçisi yaptığı.
Kendini masum göstermek için tükaka ettiği hakemler, hakemlerimiz Dünya Kupası’na gitti.
Sırada Avrupa Şampiyonası var.
Ona gidecekler Allah’ın izniyle.
* * *
Aşağıladığı hakemler zirvede.
Çalıştır(ama)dığı Milli Takımımız nerde.
Büyüksün kaptan.
Durmak yok.
Hüsrana devam…

www.haberhürriyeti.com / Metin AYDINOĞLU