1) Hürriyet Gazetesi’nde bir yazar,
Ertuğrul Özkök’ün köşe yazısının hemen yanına
konuyorsa, ”YOLCUDUR ABBAS, BAĞLASAN
DURMAZ” misali gelir hemen aklıma…
”AKİF BEKİ, DE Kİ…” Tekerlemesi Bekir Coşkun
ağabeyimize aitti. Cuk oturmuştu.
NEDEN GELDİĞİNİ DE NEDEN GİTTİĞİNİ DE
HEPİMİZ PEK GÜZEL BİLİYORUZ.
***
2) NURAY MERT Hanımefendi,
Cumhuriyet Gazetesi’ne ”NEDEN GETİRİLDİ,
NEDEN YOLLANIYOR” Anlamak biraz zor.
Kadıncağız, ŞERİATE bile sıcak bakıyor, bakınıyordu.
Özgürlükçüymüş gibi kasım kasım kasılıyordu, sadece
gözlükleri İSLAMCI kısmının bokuyla sıvanmıştı.
GETİRENİNİN DE GÖTÜRENİN DE CUMHURİYET’İ
KİRLETTİĞİNİ SÖYLEYEBİLİRİM.
***
3) UĞUR CEBECİ…
DHA (Doğan Haber Ajansı) Doğduğu günden buyana, ”CEBECİ HEP BAŞBAKAN, BAŞBAKAN CEBECİ”… Süleyman Demirel bile bu kadar koltukta oturmamıştır. Süleyman Başbakan, Başbakan Süleyman, şarkısı Cebeci’ye de çok yakışırdı.
*
1992 Yılıydı, Hürriyet Gazetesi ”HAMLE” yapacaktı.
Klasis Oteli’nde toplandık, tartıştık, sözleştik.
Aydın Doğan Bey yoktu o zamanlar.
Hürriyet Gazetesi’nin başına Genel yayın Yönetmeni
olarak çiçeği burnunda Ertuğrul Özkök HENÜZ getirilmişti.
Avukat Yaşar Eroğlu, GİZLİ YÖNETMEN’di.
İki konuyu yönetiyordu:
1) Hürriyet Gazetesi’nin satış platformunu.
2) Genel Yayın Yönetmeni KİM OLSUN?
*
En başımızda Sedat Simavi Bey vardı.
Yaşar Eroğlu’nun bir başka sırrı da Sedat Simavi
Bey’i ”GİZLİDEN” yönetiyor olmasıydı.
Eskiler, yeniler, cumbur cemaat…
”Hürriyet Cenazesi NASIL AYAĞA KALDIRILIR?”
meselesi ameliyat masasına yatırılmıştı.
*
Yaşar Eroğlu, tam bir madrabaz avukat kıyafetindeydi.
Yanınıza yaklaşırsa mutlaka çekinmelisiniz…
O günlerde her cebinde bir Genel Yayın Yönetmeni
adı yazıyordu…
Ertuğrul Özkök, mutlaka gitmeliydi.
İşte size cebinde taşıdığı iki Genel Yayın Yönetmeni:
Artun Ünsal ve Fatih Çekirge…
Dahası var ama, ilerde…
NEREDEN BİLİYORUM:
O makam için fikri alınması gereken kişilerin
en başında yer alıyorum.
Türkçesi, ONAYIM ŞART…
*
Türkiye’nin gözü kulağı Klasis Oteli’ndeydi.
Toplantıda kimler vardı…
Eskilerden, Seçkin Türesay, Erol Türegün,
Rahmetliler filan saymıyorum…
Yenilerden, Ertuğrul Özkök, Fatih Çekirgeler filan…
Tüm yazıişleri, haber birimlerinin yöneticileri…
Reklam bölümünden mavi gözlü, sarışın kadın.
Tüm bölümlerin katılımcıları gözümün önünde.
Ve de aklımda…
Ama ben en aza indirerek yazdım.
Yazarlarımızdan, Oktay Ekşi ağabey…
Uğur Dündar ağabey, o zamanlar köşe yazarıydı.
*
Salonun ortası boş, yuvarlak oluşturulmuş…
Kocaman bir aile gibi, bir oturma düzenindeydik.
*
Toplantıda elbette ki ben de bulunuyordum.
Yeni Hürriyet’in temsilcisi olarak, tabii ki…
Hem rahmetli Erol Simavi’nin, temsilcisiydim.
Hem de evlat Sedat Simavi’nin…
NEREDEN ÇIKARDIN, DİYEN OLURSA,
OLSUN BE ”ENİŞTEM” DER GEÇERİM.
İtiraz etmem.
*
Yeni Hürriyet Gazetesi tartışılıyor…
Çok eskiler de var, çok yeniler de…
Bi de tabii ki, SATIŞ…
O sır gibi… Az bilinen…
”SATIŞ” derken, gazetenin el değiştirmesi demek istiyorum.
***
Buraya neden geldim derseniz, izah edeyim.
*
Benim de konuşmalar yaptığım,
sert tartışmalara girdiğim konuların başında;
”HÜRRİYET GAZETESİ’NİN GENÇLEŞTİRİLMESİ” vardı.
Ama ben bugün o konuya girmeyeceğim.
Uğur Cebeci Bey’in konuşması çınlar kulaklarımda:
”1990’lı yılların sonunda 50 yaşın üzerinde
koltuklarda kimsecikler kalmasın…”
*
Benim de sloganlarım vardı ama, şimdi geçiyorum.
*
Ben o gün, bu gündür bu lafa hep gülmüşümdür.
Son olarak dün Uğur Cebeci’nin
Görevden alınması haberi, beni yine çok güldürdü.
NİYE GÜLDÜRDÜ?
Ve ben hala niye gülüyorum…
AZZZZZ SONNNRAAAAA….
*
Hürriyet Gazetesi’nin yaş ortalaması şimdi 60 civarında.
Yanılıyor olabilirim: Hadi 58 diye düzelteyim.
*
İşte, Uğur Cebeci, o günden bu güne kadar
Kaç yıl olduğunu hesaplayıverin bi zahmet…
UĞUR CEBECİ BAŞBAKAN, BAŞBAKAN UĞUR CEBECİ!
Neden görevden alındığını bilmiyorum.
Bana sorarsanız, Büyükelçi olabilir… Yakışır…
*
SON SÖZ:
ERTUĞRUL ÖZKÖK, FENA HALDE DARBE YEMİŞTİR.
Sağlıcakla kalın…