Uluslararası Af Örgütü: 'İran’da 251 kişinin öldürüldüğü korkunç infaz dalgası durdurulmalı'
Sami Oğuz / Ajans Bizim / Iran / Tahran
Uluslararası Af Örgütü ve İran Abdurrahman Burumend İnsan Hakları Merkezi, İran'da bu yıl 251 kişiyi bulan idam dalgasının durdurulmasını istedi.
Yapılan ortak açıklamada 1 Ocak-30 Haziran arasında İran'da en az 251 kişi idam edildiği belirtilerek, bu hızla devam edilmesi durumunda geçen yılki toplam 314 kişilik idam sayısının geçilebileceği uyarısında bulunuldu.
Açıklamaya göre idam edilenlerin 146’sı cinayet suçundan mahkum olurken en az 86 kişinin uluslararası yasalara göre idam cezası ile sonuçlanmaması gereken uyuşturucuyla ilgili suçlarken mahkum olduğu kaydedildi.
İran'da COVID-19 salgının devam ettiği iki yılda halka açık idamlara ara verildikten sonra, ilk kez 23 Temmuz’da Fars eyaletinde bir erkek halka açık olarak idam edildi.
Abdurrahman Burumend Merkezi Direktörü Roya Burumend ise “Halka açık olanlar dahil infazlarda yeniden kaydedilen ani artış bir kez daha, 144 ülkenin yasada veya uygulamada ölüm cezasına başvurmayı reddettiği günümüzde İran’ın dünyanın geri kalanıyla uyuşmadığını göstermektedir. İran yetkilileri, nihai olarak ölüm cezasını tamamen kaldırmak amacıyla acilen infazların ertelenmesi yasasını çıkarmalıdır” dedi.
İki örgütün yetkilileri, gizlilik göz önüne alındığında İran’da verilen ve uygulanan ölüm cezalarının gerçek sayının çok daha yüksek olmasının mümkün olduğunu belirtti.
Cezaevlerinde toplu idamlar
İki örgütün elde ettiği bilgilere göre, 6 Haziran 2022’de Sistan ve Belucistan eyaletindeki Zahidan Cezaevi’nde en az 12 kişi, 15 Haziran 2022’de ise Elburz eyaletindeki Recai Şehr Cezaevi’nde en az 12 kişi idam edildi.
14 Mayıs 2022’de üçü Zahidan Cezaevi’nde, biri Razavi Horasan eyaletindeki Vakilabad Cezaevi’nde, dördü Fars eyaletindeki Adilabad Cezaevi’nde ve biri İsfahan eyaletindeki Dastgerd Cezaevi’nde olmak üzere aynı gün içinde dokuz kişiyi idam etti.
Bilgili bir kaynak, en çok idam cezalı mahkumun bulunduğu Recai Şehr Cezaevinde yıl başından bu yana her hafta ortalama beş kişiyi idam ediliyor, bazı haftalarda bu sayı 10’u buluyor.
İran'da idamlardan Pakistan sınırındaki Sistan Belucistan eyaletinin çoğunluğunu oluşturan Beluci azınlık orantısız şekilde etkileniyor
2022 başından bu yana idam edilen kişilerin en az 65’i (%26’sı), İran nüfusunun yaklaşık %5’ini oluşturan yoksul Beluci etnik azınlığa mensuptu. Bu kişilerin yarısından fazlası (38 kişi), uyuşturucuyla bağlantılı suçlardan idam edildi.
İdamların artması
2021’de İran’daki infaz sayısı 2017’den bu yana kaydedilen en yüksek sayıydı. Bu artış, Eylül 2021’de, Yargı Gücü Başkanı İbrahim Reisi’nin Cumhurbaşkanı olması ve Dini Lider Ayetullah Ali Hamanei’nin in eski İstihbarat Bakanı Gulamhüseyin Muhsin Ejei’yi Yargı Erki Başkanı olarak atamasının ardından başladı.
İdamların artmasının ayırı kalabalık olan hapishanelerdeki sıkışıklığı azaltmaya yönelik olduğu yorumları da yapılıyor.
İran’da ölüm cezası, sistematik olarak haksız yargılamaların ardından, işkence altında edilen “itirafların” rutin bir şekilde kanıt kabul edilmesi sonucunda veriliyor. Bu nerenle BM İran Özel Raportörü, “yasalardaki köklü kusurların… hepsi olmasa dahi çoğu infazın, yaşam hakkından keyfi olarak yoksun bırakma teşkil ettiği anlamına geldiğini” açıklamıştı.
İran yasalarına göre mali suçlar, tecavüz ve silahlı soygunu da kapsayan çeşitli suçlar için ölüm cezası verilebiliyor. Onaya dayalı eşcinsel ilişki, evlilik dışı cinsel ilişki ve “İslam Peygamberine hakaret” olarak addedilen konuşmalar gibi uluslararası insan hakları hukuku uyarınca korunan fiillerin yanı sıra “Allah’a düşmanlık” ve “dünyada yolsuzluğu yaymak” gibi muğlak biçimde ifade edilen suçlar da ölüm cezası ile cezalandırılabiliyor.