Yaz mevsimine, sıcak güneşe, barışa, özgür düşünceye, konuşmaya, konuşabilmeye hasret, insan ve toprak !
Barış, özgürlük gelmek bilmeyen yaz ve sen!
Yüzünü gösterip saklanan nazlı güneş!
Çoğunluğun sesini duymazdan gelen, toplumsal olaylara o bizden bu sizden diyerek kayıran ayıranlar, bu ayrışmalara gerek sözle gerek yaptırımlarla destek veren kurumlar. Kimine varlık kimine darlık fonu sunan kanunlar. Her şeyi geçtim de milliyetçi bir düşünceye sahip olan bir partinin bölücü diye adlandırılan başka bir partinin gördüğü o ince ayrıntıyı göremez!
Görmezden mi gelindi dersiniz?
Arka bahçe çıtası çok yüksek, doğunun dağlar ardında yaşayan insanı gördü de bizim yıllardır yanı başımızda duran komşu göremedi her nedense!
Arka bahçenin çıtası çok mu yükse ti dersiniz?
Tam bir muamma kimin neyi neden savunduğunu bilmediği bir referandumu, şaibeleri, baskısı, hırsızıyla geride bıraktığımız şu günlerde, bir tek şey duymak isterdim.
“EVET VE HAYIR HEPSİ BİZİM İNSANIMIZ HEPSİ İLE GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE”
Tabi bu benim hayal ettiğim ama Suriyeli, Afgan bir vatandaşın yaşadığı bir durum!
Tüm halkını kucaklamayı başaramayan yönetimin, kendinden taraf olmayan büyük bir kitleye, büyük kelimesi azınlık olur, tüm haklının yarısına söylediği bir tek cümle.
“HERKES HADDİNİ BİLECEK!”
Garip bir çelişki değil mi?
Kendi halkının sesini duymayanlar, ülkelerine bir kuruş faydası olmayan, mücadele etmeyen, üretmeyen, insanlara kucak açar. Açtıkları sadece kendi kucakları olsa, vatandaşlık, yer – yurt, ve kendi halkına sunmadığı olanakları neden sağlar ?
Çok merhametli oldukları için mi, yoksa bu insanlar ülkeyi çok zengin edeceği için mi?
O kadar güce sahip olsalar sizi tanırlar mıydı acaba?
Kendi ülkelerinde görmedikleri olanakları, özgürlüğü, parayı, her nedense ülkede bedava buluyorlar. Yıllardır emeklimiz huzurlu bir yaşama hasret, gençlerimiz iş güç geleceğe hasret, insanımız güçlü bir ülkeye, köylümüz kendi ekeceği biçeceği ürüne hasret, doğumuz fabrikalara, okullara, eğitime hasret, batımız özüne değerlerine hasret, gazetecimiz, yazarımız, sanatçımız özgürlüğe hasret! Ne imiş efendim, din kardeşimiz olan bu mağdur insanlara elimizi vereceğiz! Elimizi bir insana uzatmak zor değil elbette, ama el yerine evimizi, geleceğimizi, yarınlarımızı veremezsiniz!
Çıkarlarınız için bizleri mağdur edemezsiniz!
Bir toplumu düşünecekseniz o toplum önce sizin insanınız olmalı, evet hayır, sağcısı solcusu, sanatçısı aydını, zengini fakiri kucaklayın lider görsün! Ama yok tek bildikleri bir şey var
“HERKES HADDİNİ BİLECEK!”
BEN DE AYNEN ÖYLE DİYORUM “HERKESİN HADDİNİ BİLECEĞİ ÖZGÜR AYDINLIK GÜNEŞLİ GÜNLERİ GÖRECEĞİMİZ ADALETLİ GÜNLERE !”
www.haberhurriyeti.com / YAĞMUR ZARİF
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(2)Rahman Çelen YAĞMUR ZARİF - Bu gün Ahmet Arif’in doğum günü. Tam da sizin için, tem da bizim için Anadolu’yu yazmış;
…..
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip…
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne – üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının…
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
Gör, nasıl yeniden yaratılırım,
Namuslu, genç ellerinle.
Kızlarım,
Oğullarım var gelecekte,
Herbiri vazgeçilmez cihan parçası.
Kaç bin yıllık hasretimin koncası,
Gözlerinden,
Gözlerinden öperim,
Bir umudum sende,
Anlıyor musun ?
A.Arif.
güzel yorumunuz için teşekkür ederim ..
YAĞMUR ZARİF - güzel yorumunuz için teşekkür ederim ..
Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.