Bilmediğini bilmeyenlere biri daha katıldı.
Kim diyeceksiniz.
Ali Palabıyık…..
Neden?
Hakemlik sanatını öğrenemediğini bilemiyor da, ondan.
“Peki siz onun bu zor sanatı öğrenemediğini nereden ve nasıl biliyorsunuz?” diye, doğal olarak soracaksınız.
Futbol oynamışlığım vardı.
Bu nedenle de, gençlik devri bittikten sonra da, futbolla ilgim kesilmedi.
Beşiktaş JK taraftarı idim.
Maç seyretmeye Şeref stadında başlamıştım.
1940’lı yıllardı.
O zamanlar seyirciler yan yana otururlardı.
Kimse kimseye küfür etmezdi.
Futbolcular da, bugünkü gibi birbirleri ile kavga etmezlerdi.
Sporcu nasıl olunur?
Şimdi sizlere, bir örnek vermek istiyorum.
Bir BJK-Fener maçı.
Maç Şeref stadında.
Beşiktaş’ın kaptanı Hakkı Yeten.
Fenerbahçe takımının en iyi oyuncularından biri ise Selahattin Torkal.
Maç oynanıyor.
Bir süre sonra, Hakkı kaptan Selahattin’in yanına geliyor.
Kolunu omuzuna atıp, aynen şunları söylüyor.
Evladım, canlansana biraz.
Bak, Beşiktaş’a karşı oynuyorsun.
Hadi aslanım koş.
Bunları, büyük dostum Selahattin Torkal’dan dinledim.
Yanımızda, Eşfak Aykaç ve Galayasaray’ın ünlü kalecilerinden Kova Osman da vardı.
Yani, hakemlerin işi kolaydı.
Hakemlerle, çok uzun seneler birlikte oldum.
Dostluklar, Sulhi Garan’la başladı.
Way Em Si’de, voleybol oynardık.
Onun için, gelmiş geçmiş en iyi hakemlerin başında gelir diyebilirim.
1970 yılında Samatya SSK Hastanesi’nde çalışırken, bir başka büyük insanla tanıştım.
Erkan Göksel ile.
O gördüğüm en iyi hakemlerin başında geliyor..
1973 yılında yeniden Almanya’ya döndüm.
Doğan Babacan 1974 Dünya kupasının açılış
maçında, Almanya’nın maçını idare etmişti.
O maçtaki idaresi ile, gönüllerde taht kurmuştu.
Sonraları, hakemlerimiz yurt dışında maç idare ettikleri zaman bana gelirlerdi.
İdare ettikleri maçların video kayıtlarını izlerdik birlikte.
Om zamanlar Türkiye’de, ne yazık ki böyle bir imkân yoktu.
Hilmi Ok ve Ertuğrul Dilekle tanıştık.
1980’de yurda döndüm.
Hakemlere hocalık yapmam, önerildi.
O zamanlar başkan Hilmi Ok’tu.
Tam 22 sene hakemlerle birlikte oldum.
Hakemlerin, Ulusal ve Uluslararası seminerlerine katıldım.
Federasyon Temsilciliği yaptım.
Neden mi yazıyorum bunları?
Hakemler ve federasyon hakkında, bir şeyler söylemeye hakkım var diye, yazıyorum.
Yazıma başlarken, ne dedim Ali Palabıyık için?
Hatırlayın lütfen..
Hakemlik sanatını öğrenemediğini bilemiyor, demiştim.
Maça çıkarken tedirgindi.
Yüzüne ne yapacağını bilmeyenlerin ifadesi yansımıştı..
Hakem ne yapmalı?
Maçı izlenebilir halde tutmalı.
Tarafsızca karar vermeli, maçı adaletle yönettiğini, ilk dakikadan itibaren herkese göstermeli.
Dünyada tek nihai karar, hakemin kararıdır.
Yani verdiği karar asla değişmez.
Maçın başından itibaren, bu sanatı bilmediğini herkese gösterdi.
Gördü çalmadı, geçiştirmeye çalıştı.
Bilmediğini bilmediği için, oyunu kavgaya çevirdi.
Görmesi gerekenleri görmedi.
Futbolcuların kavga etmesine, göz yumdu.
Başka bir değişle maçı çığırından çıkardı.
Sarı ve kırmızı kartları görmesi gerekenleri, görmezlikten geldi.
Ne oldu?
Futbol oynanmadı.
Oyun kavgaya döndü.
Merak ediyorum’!
Ali Palabıyık akşam uyuyabildi mi?
Belki de, bilmediği bir meslekten para kazandığı için mışıl mışıl uyudu.
Von Persi hak etmedi mi cezalandırılmayı?
Hem de nasıl etti…
Palabıyık Tosiç’e kırmızı kartı gösterirken, ne hikmetse, V.P’yi es geçti.
Dedim ya, o üstüne düşeni yaptığını düşünüyordu.
Hele V.P’nin yaptığı bir el işareti var ki?
Ya MHK kurulu ve onun sayın başkanı? Görmüyorlar mı, olup bitenleri….
Ya, hakemleri doğru seçemiyorlar.
Ya da, onları yetiştiremiyorlar.
Bitmedi….
Futbol Federasyonu’nun da devreye girmesi gerekiyor.
MHK ve onun başkanına, bu olanlar nedir diye sormaları gerekmez mi?
Umut ederim bir daha böyle yazılar yazmama gerek kalmaz.
www.haberhurriyeti.com / Mehmet Fuat Abut
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(3)mabut - Yazdıklarınıza %100 katılıyorum
İsmet Trakyalı
Metin AYDINOĞLU - Kendine güven, özgüven, isim yapma, şöhret olma, ayrı konu hakemlikte bir unsur.
Ama bir hakem ‘Ben oldum’, ‘En iyi hakem benim’, ‘Bu maçta ne ki’ demeye başlıyorsa, iş bitmiştir, veda yakındır.
Yakın geçmişte böyle bir canlı örnek mevcut.
Onu verdi bunu verdi değil konu.
Konu bizzat, hakemliğe bakış açısı.
Ali Palabıyık kardeşimde bunu sezdim, gözlerinden, tavrından belli.
Küsmeyeceğini bilsem bile yüzüne söylemek isterim ama.
Olmaz eşyanın tabiatına aykırı.
O bir FİFA.
Saygılarımı sunarım, hörmetler.
FİFA o.
Ben ki….
Emir Canatay - KALEMİNE SAĞLIK CANIM DEDEM BU SENE ŞAMPİYON OLUNCA MAYIS AYINDA KUDURACAK OLANLAR ONLAR BİZ DEĞİL ÖNÜMÜZ AYDINLIK ALLAHA ŞÜKÜR BEŞİKTAŞLIYIZ
Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.