Alzheimer hastalığı, zaman içinde giderek kötüleşen hafıza, düşünce ve davranış zorluğu ile karakterize en yaygın demans şeklidir. Araştırmacılar, Alzheimer hastalığının, beyin hücreleri arasındaki boşluklarda amiloid beta proteinlerinin birikmesinden kaynaklandığını belirlediler. Alzheimer hastalığı, etkileri yoğun olarak beyin üzerinde görülmesine rağmen kalp ve dolaşım sisteminide etkileyebildiği biliniyor.
Alzheimer hastalığı olan hastalarda kalp problemlerini inceleyen Amerikan Kardiyoloji Derneği’nin yayınladığı bir araştırma da Alzheimer hastalığı olan 22 hastayı ve sağlıklı 35 kişiyi incelendi. İki grubun yaş ortalaması sırasıyla 79 ve 78 idi. Araştırmacılar, Alzheimer hastalığı olan hastaların, vücuda kan pompalamaktan sorumlu olan sol ventrikülde ekstra sertlik olduğunu belirlediler. Oluşan sertliğin kalp kasında amiloid beta proteinlerinin birikiminden kaynaklandığı gözlemlendi. Bu oldukça önemli bir bulguydu. Çünkü sol ventrikül çok kalınlaştığında, vücutta yeterli kan pompalayamadığından kalp yetmezliğine neden olur.
Amiloid beta birikintileri, kalp’te dahil olmak üzere vücuttaki çeşitli organlarda birikebildiği belirlenince , Alzheimer hastalığının sadece bir beyin hastalığı değil tüm organları etkileyebilen sistemik bir hastalık olabileceği sorusunu akla getiriyor. Araştırmacılar, Alzheimer hastalığı olan insanlara ve ailelerine, kalp hastalığı potansiyel belirtileri konusunda dikkatli olmalarını tavsiye ediyor. Günümüzde teşhis metodlarının gelişmesi ve hastaların daha uzun yaşamaları ve beyin haricindeki organlarda da amiloid beta birikimlerinin daha ayrıntılı olarak saptanabilmesi bu konuda yapılacak çalışmalara daha iyi bir yön vereceği kesindir.
Kalp krizi ve felç için risk faktörleri olan orta yaşlı insanların beyinde Alzheimer hastalığına yol açabilecek değişikliklerin oluşma olasılığı daha yüksektir.
Önceki araştırmalar, obezite, diyabet, sigara, yüksek kolesterol ve yüksek tansiyon gibi vasküler risk faktörleri ile birlikte olan bilişsel gerileme Alzheimer hastalığı ile ilişkilendirmiştir. Ancak, bu faktörlerin beyindeki kan akışını kısıtlayarak dolaylı olarak katkıda bulunup bulunmadığı veya doğrudan Alzheimer’a bağlı olan amiloid protein fragmanlarının birikmesine neden olup olmadığı açık değildir.
Gottesman, “Her biri Alzheimer hastalığı riskini arttırmak için yeterli olmayabilir, ancak bu risk faktörlerinin bir kısmına sahip olmak daha da yüksek bir risk ile ilişkili görünüyor” dedi. Bu nedensellik kanıtlamamasına rağmen, vasküler risk faktörlerinin Alzheimer hastalarının beyinlerindeki değişimlerini doğrudan etkileyebileceğini öne sürüyor.
Alzheimer hastalığı, yaşlı erişkinlerde en sık görülen bunama nedenidir. İlerici beyin rahatsızlığı yavaş yavaş hafızayı ve düşünme becerilerini aşındırır ve sonunda insanları günlük yaşamda temel görevlerini yerine getiremezler. Bilim adamları beyindeki değişikliklerin belirtiler ortaya çıkmasından en az on yıl önce başladığından şüpheleniyorlar.
Kalp hastal
ıkları ve Alzheimer’ın ikiz etkileri
Son veriler, koroner arter hastalığı, konjestif kalp yetmezliği ve kardiyak aritmiler dahil olmak üzere, elli yaşın üzerindeki pek çok kişinin kalp hastalığından sorunları olduğu biliniyor. Alzheimer hastalığı, yirmi birinci yüzyılın en sinsi tıbbi sorunlarından biri olmaya hazırlanıyor. Bilindiği gibi bu yıkıcı nörolojik durum giderek kişinin hafızasını ve düşünme yeteneğini yok ediyor.
Bilim adamları Alzheimer’in kesin nedenini henüz belirleyememiş olsalar da, hastalığın karakteristik zihinsel değişikliklerini ortaya çıkaran biyokimyasal süreçlerin bazılarını açıklayabilmişlerdir. Alzheimer hastalarında hafıza oluşumu ve tutulması için hayati önem taşıyan bir nörokimyasal olan beyin asetilkolin seviyelerinde önemli bir düşüş içerir. İkincisi, hastalığa beyinde zararlı amiloid beta birikintileri veya senil plakların birikmesi eşlik eder. Üçüncüsü, Alzheimer hastalarının beyin otopsileri, serbest radikallerin oluşturduğu önemli oksidatif hasar görülür. Enerji üretildiğinde vücuttaki her hücrede, özellikle de beyin hücrelerinde serbest radikaller üretilir. Bununla birlikte, Alzheimer hastalığında, serbest radikaller normalden çok daha büyük miktarlarda üretildiğinden, beyinde ciddi hasarlara neden olur.
Ölümcül ba
ğlantılar: Hipoksi, beta amiloid ve oksidatif stres
Alzheimer’ın beyni nasıl etkilediğiyle ilgili olarak bugün eskisine göre daha fazla bilgi olsada , bu hastalığın neden bazı insanları etkilediğini ve diğerlerini ayırdığını bilmiyoruz. Bununla birlikte çığır açan araştırmalar, Alzheimer’ın ateroskleroz, hipertansiyon ve inme gibi kardiyovasküler hastalıklar arasında güçlü bir bağlantı olduğunu öne sürüyor.
Önemli kanıtlar, Alzheimer hastalığının öncelikle beynin en iyi şekilde çalışması için yeterli kan akışını almadığı için vasküler bir hastalık olarak kabul edilebileceğini göstermektedir.
Bu hipotez çok sayıda gözlemle desteklenir:
Beyne giden kan akışının bozulmuş olması, Alzheimer hastalığında görülenlere benzer bilişsel ve nörodejeneratif değişikliklere yol açabilir.Beyin kan akışını iyileştiren ilaçlar Alzheimer’ın hastalık semptomlarının bazılarını azaltır.Alzheimer hastalığı belirtileri ortaya çıkmadan önce bile, azalmış serebral kan akımı saptanabilir.
New York Bilimler Akademisi’nin bildirilerinde yer alan bir raporda beyine giden kan akışının azalmasının beyine giden oksijenin azalmasına yol açarak, Alzheimer hastalığının oluşmasına katkıda bulunan bir “tetikleyici” olabileceğini göstermiştir. Bu önemli araştırmanın sonucuna göre hipoksi, Alzheimer hastalarının beyninde zarar verici amiloid beta plaklarının üretiminde rol alan BACE1 adlı bir genin aktivitesini arttırdığını göstermiştir.
Bilim adamları, kardiyovasküler sağlığın, Alzheimer hastalığı riski de dahil olmak üzere beyin sağlığına bağlı olduğuna dair daha da fazla olduğundan bahsediyorlar.
Çalışmadakiler ayrıca yüksek tansiyon ve arterlerin sertleşdiğine dair kanıtlar (kalp hastalığı belirtisi) açısından test edildi. Bu durumlar bilindiği gibi arterlerin tıkanmasına ve sertleşmesine neden olduğu gibi inme riskini de artırıyor
Araştırmacılar, yaşlıların yaklaşık yarısının beyinlerinde beta amiloid plakları olduğunu bulmuşlardır. Plakları olanların yüksek tansiyon ve sert arterlere sahip olma olasılığı daha yüksekti. Ateroskleroz ne kadar fazlaysa, beyindeki Alzheimer’da tipik olan plakların ve diğer anormalliklerin bulunması olasıdır.
Hughes, “Bu iki koşul demansın gelişimine katkıda bulunan bir“ çifte vuruş ”olabilir” dedi. Düşük miktarda amiloid plak ve beyin lezyonu olan insanlarla karşılaştırıldığında, arteriyel sertlik bulunan kişilerde, amiloid plak ile birlikte yüksek miktarda beyin lezyonuna sahip olma olasılığının iki ile dört kat fazla olduğu görüşünde.
Hughes, “Bu çalışma, arterlerin sertleşmesinin semptom göstermeyen serebrovasküler hastalıklarla ilişkili olduğuna dair artan kanıtlar ortaya koyuyor” dedi.
Diğer çalışmalar, yüksek tansiyonun yaşlılarda düşünme ve hafıza problemlerinin yanı sıra Alzheimer hastalığının karakteristiği olan plakların ve düğümlerin varlığı ile bağlantılı olduğunu göstermiştir. Bu çalışma, kan damarı sağlığının beyin sağlığındaki rolü hakkında artan kanıtlar ortaya koymaktadır.
Çeşitli faktörler kan damarlarının yumuşak kalmasına ve kardiyovasküler hastalık riskinin azaltılmasına yardımcı olabilir. Bunlar arasında kalp sağlığı açısından sağlıklı bir diyet için bol miktarda meyve ve sebze tercih edin, kırmızı ette bulunan yağ gibi doymuş yağların yerine zeytinyağı gibi yağları seçin ve kırmızı et yerine balık tüketin. Sigara ve tütün ürünlerinden uzak durun, belirli aralıklarla biyokimyasal parametrelerinizi kontrol ettirin. Düzenli egzersizin kardiyovasküler sağlığı ve beyin aktivitesini desteklediği bilinmektedir.
Yazı dizimiz devam edecek
Gelecek yazı: Alzheimer hastalarının bakım evlerinde kalmaları.
www.haberhurriyeti.com / Dr. Cem Aydemir
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Haber Hürriyeti Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Haber Hürriyeti hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Haber Hürriyeti editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Haber Hürriyeti değil haberi geçen ajanstır.